Antalya zehir soluyor
Antalya kış aylarında ısınma amaçlı yakılan
kömür ve yüksek basınç etkisiyle ciddi derecede
hava kirliliği yaşamakta. Antalya’nın özellikle
kış aylarında hava kirliliği oranları DSÖ
(Dünya Sağlık Örgütü) ve AB (Avrupa Birliği)
sınırlarının çok üzerindedir. Yaşanan hava kirliliğinin en
büyük nedenleri olarak; motorlu taşıtlarda kullanılan
yakıtlar, 5500 kilokalorilik değer üzerinde kullanılan
ısınma amaçlı kömürler ve çarpık kentleşme. Antalya
Türkiye’nin en hızlı göç alan 4. Şehri konumunda ve
buna bağlı olarak çarpık kentleşme yaşanmakta ve
önüne geçilememektedir. Çarpık kentleşme beraberinde
çevresel sorunları da getirerek insan sağlığı
açısından tehdit oluşturan sorunlara neden olmakta.
Özellikle toplu taşıma araçlarının kullanımına
yönelik yetersiz teşvikler, araç egzozlarından ciddi
oranlarda NO2-O3 gazlarının salınımına neden
olmaktadır. Bu gazlar, tahriş edici solunum yolu
hastalıklarına neden olan başlıca etken maddelerdendir.
Antalya motorlu taşıt ve kişi başına düşen
motorlu araç sayısında 4’üncü astım rahatsızlığında
ise 3’üncü sıradadır.
HİÇBİR ŞEY DEĞİŞMEDİ
Kış aylarında şehre giren kömürün kalitesini belirleyen Mahalli Çevre Kurulu toplantısında ısınma amaçlı yakılacak kömürün 5500 kilokalorilik kömür olacağı kararlaştırıldı. Mahalli Çevre Kurulu’ndan çıkan kararı değerlendiren Makine Mühendisleri Odası (MMO) Antalya Şube Başkanı Hüseyin Barut, bu kararla havanın yine kirli olacağını söyledi. Barut, “MÇK geçen yıl aldığı kararın aynısını almış. Bu da demek oluyor ki hava yine aynı şekilde kirli olacak. Hiçbir şey değişmedi. Geçen yıl 3 ay çalıştık, paneller, yarışmalar, etkinlikler düzenledik, hava kirliliğini gündemde tuttuk. En azından bir iyileştirme söz konusu olsa ‘bir destek sağladık’ diyeceğiz ama onu da sağlayamadık. Bu konuyla ilgili artık basın açıklaması bile yapmak istemiyorum” dedi. Antalya’daki hava kirliliğinin yüksek olduğuna dikkati çeken MMO Şube Başkanı Hüseyin Barut, kentin coğrafi yapısının kirli havanın dağılmasına izin vermediğini, bu nedenle de halkın kirlilikten çok daha fazla etkilendiğini dile getirdi.
KİRLİ HAVA HASTALIKLARI TETİKLİYOR.
Hava kirliliğinin insan sağlığı üzerindeki etkileri; kirli havanın solunması, özellikle akciğer dokularını tahrip edici ve öldürücü olabilmektedir. Solunum yolu ile alınan hava içerisindeki parçacıklar ve duman, teneffüs esnasında yutulur ve akciğerlere kadar ulaşır. Solunum sisteminin derinliklerinde depolanan bu parçacıklar, akciğer kanserlerine kadar varan hasarlar yapabilmektedir. Diğer taraftan kömür ve diğer yakıtların yanmasından oluşan duman ve isin astım, çeşitli burun ve boğaz hastalıkları hatta mide hastalıkları gibi özellikle solunum yolları ve KOAH gibi hastalıklara belirli ölçüde sebep olabileceği öne sürülmektedir. Şiddetli hava kirliliğine maruz kalınması durumunda, bunun insan sağlığına olan etkisi ile hava kirliliğinin düşük miktarlarına, uzun zaman maruz kalmanın etkileri farklı olmaktadır.
HİÇBİR ŞEY DEĞİŞMEDİ
Kış aylarında şehre giren kömürün kalitesini belirleyen Mahalli Çevre Kurulu toplantısında ısınma amaçlı yakılacak kömürün 5500 kilokalorilik kömür olacağı kararlaştırıldı. Mahalli Çevre Kurulu’ndan çıkan kararı değerlendiren Makine Mühendisleri Odası (MMO) Antalya Şube Başkanı Hüseyin Barut, bu kararla havanın yine kirli olacağını söyledi. Barut, “MÇK geçen yıl aldığı kararın aynısını almış. Bu da demek oluyor ki hava yine aynı şekilde kirli olacak. Hiçbir şey değişmedi. Geçen yıl 3 ay çalıştık, paneller, yarışmalar, etkinlikler düzenledik, hava kirliliğini gündemde tuttuk. En azından bir iyileştirme söz konusu olsa ‘bir destek sağladık’ diyeceğiz ama onu da sağlayamadık. Bu konuyla ilgili artık basın açıklaması bile yapmak istemiyorum” dedi. Antalya’daki hava kirliliğinin yüksek olduğuna dikkati çeken MMO Şube Başkanı Hüseyin Barut, kentin coğrafi yapısının kirli havanın dağılmasına izin vermediğini, bu nedenle de halkın kirlilikten çok daha fazla etkilendiğini dile getirdi.
KİRLİ HAVA HASTALIKLARI TETİKLİYOR.
Hava kirliliğinin insan sağlığı üzerindeki etkileri; kirli havanın solunması, özellikle akciğer dokularını tahrip edici ve öldürücü olabilmektedir. Solunum yolu ile alınan hava içerisindeki parçacıklar ve duman, teneffüs esnasında yutulur ve akciğerlere kadar ulaşır. Solunum sisteminin derinliklerinde depolanan bu parçacıklar, akciğer kanserlerine kadar varan hasarlar yapabilmektedir. Diğer taraftan kömür ve diğer yakıtların yanmasından oluşan duman ve isin astım, çeşitli burun ve boğaz hastalıkları hatta mide hastalıkları gibi özellikle solunum yolları ve KOAH gibi hastalıklara belirli ölçüde sebep olabileceği öne sürülmektedir. Şiddetli hava kirliliğine maruz kalınması durumunda, bunun insan sağlığına olan etkisi ile hava kirliliğinin düşük miktarlarına, uzun zaman maruz kalmanın etkileri farklı olmaktadır.
ŞİMAL KAHYAOĞLU
Yorumlar
Yorum Gönder